Tırtılın uçmaya sevdası

Bir gün tırtılın biri yaşamından usanır ve kanatlanıp uçmak ister. Sorup soruşturur. Bir yol arar.

Sonun da bir bilge çıkar ve tırtıla bunun bir yolu vardır. Lakin bir de cezası vardır der.

Tırtıl istediği olacak diye cezayı dinlemez. Nasıl olacağını sorar.

Bilge kıramaz tırtılı anlatmaya başlar. Bunun için tefekkür gerek demiş.

Önce özünü bulmak için bir yer bulacaksın. Bu yer öyle bir yer olacak ki seni herşey den koruyacak, herkesten uzaklaştıracak kendin ile baş başa kalacaksın. Yani inzivaya çekileceksin ve tüm bedeninle bunu isteyeceksin demiş.

Tırtıl bunun sonun da kanatlanıp uçacak mıyım demiş.

Bilge evet ama bu işin bir de cezası var demiş yine

Dinlememiş tırtıl düşmüş yollara kendine bir sığınak bulmak için bulamamış.

Kararı kendine bir yer yapmakta bulmuş.

Derken başlamış kendine inzivaya çekilecek bir yer örmeye. ördükçe yeri daralmış ve koza olmuş. Sonun da kendi ile baş başa kalmış. Her geçen saniye daha çok istemiş uçmayı o istedikçe bedeni değişmiş artık kozaya sığmaz olmuş.

Gün gelmiş koza çatlamış tırtıl başını çevirmiş kendine bakmış.

O kadar çok sevinmiş ki mas mavi kanatlarını görünce hiç tereddüt etmeden salmış kendini havaya uçmaya başlamış. Sevincine diyecek yokmuş. Artık mas mavi kanatları olan bir KELEBEK olmuş.

Derken zaman ilerlemiş ve uçabildiğini, bu imtihanı geçe bildiğini bilgeye göstermek için bilgenin yanına gelmiş.

Bilgeye o zorlu yolu geçtim. Öz ‘ümü buldum. Artık kanatlarım var ve uçabiliyorum. Demiş…

Bilge uçabiliyorsun bunu görüyorum. Fakat bunun cezası var. Sende bunu bil.

Mas mavi kelebek olan tırtıl istediği olduğu için neşeli bir şekilde neymiş cezası söyle demiş.

Bilge aşmış yüzünü “Sadece bir kaç günlük” bir ömrün kaldı. Demiş.

Kelebek olup özgürce uçmanın cezası bir kaç günlük ömür dür.

O gün bu gün dür. Tırtılların kaderi dir. Bu…

Bunu Paylaş
Pin Share

Bir yanıt yazın

Bizi Sosyal Medyadan Takip edebilirsiniz.